Hayallerinden vazgeçme
Hayal etmeli insan. Hayal edebilmeli. Her zaman ve her şeye rağmen. Herkese rağmen. Buradaki rağmenin altını çiziyorum çünkü insanlar, kendilerine inanmadıkları için senin de yapamayacağını söylerler. Senin hayal etmen ve bunları gerçekleştirmek için çabalaman onları rahatsız eder. Zira onlar hayal kurmayı dahi beceremezler. Oldukları hallerini değiştirmek için çabalamaya kalkışmazlar. Durumu büyük bir boş vermişlikle kabul ederler. Hiçbir şeyi değiştirmek için bir istekleri yoktur. Onlar için hayat, şu anın durumundan ibaredir. Başka bir versiyonu yoktur. Ne kişiliklerinin ne yaşamlarının. Onların fikri bu yöndedir ve bu yüzden hayalleri için umut eden, savaşan insanları gördüklerinde içlerindeki o negatif enerjiyi sana da aşılamak isterler. Bir virüs gibi... Senin yapman gereken şey, bu virüsü yoksaymak değildir. Sen bu virüsü yok edemezsin. Çünkü insanlar (birer ağızları olduğu sürece) konuşmaya ve eleştirmeye devam edecekler. Yani bunu durduramazsın. Ama bağışıklık kazanabilirsin. Bunu nasıl yapabilirsin? Onların sözü bir kulağından girip bir kulağından çıkarak. Onlara değer verme oranını en aza indirgeyerek. O kişiler senin hayatında belki zorunlu olarak hep var olan biridir, bu durumda bağını kesemeyebilirsin. Belki de değer verdiğin biridir ama onların sözlerine verdiğin değeri minimuma indirebilirsin. Tamamiyle görmezden gelmek. Evet, virüse bu şekilde bağışıklık kazanabilirsin. Sana yapamazsın diyenleri de kaale alma; başarınla cevap ver. Hayallerine giden merdivenleri bir bir çıkarken, işte bu şekilde cevap ver. Görüntü var ses yok gibi düşün. Onları gör ama dinleme.
İnsanlarla olan faslı bitirdiysen, hayata geçelim. Sevgili dostum, daha önce de belirtmiştim, kötü şeyler yoktur. Bizi güçlendiren şeyler vardır. Acı çoğunlukla bizi güçlendirir ve tecrübemize tecrübe katar. Acıyı itekleme. Zorlukları itekleme. Bir olay seni çok mu üzdü? Üzül. Ağlaman mı gerek? Ağla. Çok mu sinirlendin? Sinirlen. Bunları yap. Ama bitir. Ne kadar zaman duygusallaşman gerekiyorsa duygusallaş. İçindekileri dök. Ve bitir, sona erdir. Ve sonra heybende umudunla, tecrübelerinle devam et mücadelene. Unutma: o "kötü" "olumsuz" "şanssızlık" vb. diye adlandırdığın olayları yaşamasaydın şu an bu noktada olamazdın. Yaşadığın her şeyi kendi gelişimine katmak da senin elinde. Bunu bir sonraki yazılarımda ele alacağım.
Ben yine konudan saptım, affedin kafamdaki düşüncelerin esiriyim! Konumuzu toparlayalım; 1. İnsanları görüyoruz ama duymuyoruz.
2. Hayatta yaşadığımız "olumsuzlukları" hayallerimize engel olarak görmüyoruz. Çünkü bizi asıl güçlendiren onlardır.
Unutma: yapabilirim dediğin anda 100 milyar sinir hücren senin için hedefe odaklanmaya başlar.
İnsanlarla olan faslı bitirdiysen, hayata geçelim. Sevgili dostum, daha önce de belirtmiştim, kötü şeyler yoktur. Bizi güçlendiren şeyler vardır. Acı çoğunlukla bizi güçlendirir ve tecrübemize tecrübe katar. Acıyı itekleme. Zorlukları itekleme. Bir olay seni çok mu üzdü? Üzül. Ağlaman mı gerek? Ağla. Çok mu sinirlendin? Sinirlen. Bunları yap. Ama bitir. Ne kadar zaman duygusallaşman gerekiyorsa duygusallaş. İçindekileri dök. Ve bitir, sona erdir. Ve sonra heybende umudunla, tecrübelerinle devam et mücadelene. Unutma: o "kötü" "olumsuz" "şanssızlık" vb. diye adlandırdığın olayları yaşamasaydın şu an bu noktada olamazdın. Yaşadığın her şeyi kendi gelişimine katmak da senin elinde. Bunu bir sonraki yazılarımda ele alacağım.
Ben yine konudan saptım, affedin kafamdaki düşüncelerin esiriyim! Konumuzu toparlayalım; 1. İnsanları görüyoruz ama duymuyoruz.
2. Hayatta yaşadığımız "olumsuzlukları" hayallerimize engel olarak görmüyoruz. Çünkü bizi asıl güçlendiren onlardır.
Unutma: yapabilirim dediğin anda 100 milyar sinir hücren senin için hedefe odaklanmaya başlar.
Yorumlar