ASLI (9.BÖLÜM)

Elbisen çok hoş, nereden aldın?" diyor benden yanıt istercesine çıkan beklentili bir ses tonu ile biri. Arkamı dönüp, yüzümü ona çeviriyorum. Maskesinden dolayı ilk önce yüzünü tanıyamıyorum. O da beni tanıyamıyor gibi. Sonra, o gülümseyince anlıyorum, Aylin.  "Gözde'den ödünç aldım." diyemem her hâlde. Gülümseyerek aklıma ilk gelen yalanı söyleyip, Aylin'in meraklı bakışlarının altında kalmaktan kurtuluyorum.
"Doğum günümde yakın bir arkadaşımdan hediye almıştım."
-Hımm, doğum günün ne zaman?" diyor tek kaşını kaldırıp beni o meraklı bakışlara boğarak yine. Bu kız soru sormayı fazlasıyla seviyor olmalı.
"4 Şubat." diyorum yüzüme şirin bir gülümseme yerleştirerek. Ondan da aynı karşılığı aldıktan sonra, bir köşeye oturuyorum. İtiraf etmeliyim, bu kadar sıkıcı bir balo için bu kadar heyecanlanıp hazırlandığım gibi tuhaf bir hâyâl kırıklığı yaşamadım şimdiye dek! Soluk, sakin, bunaltıcı... Bu muydu, bu kadar giyinip süslendiğim?

Yanıma harika kırmızı elbisesiyle sarışın bir kız oturuyor. Şimdiye dek kırmızıya karşı böyle ilgim olduğunu hiç hatırlamıyorum. Kızı da tanımıyorum, ama kırmızı onun için seçilmiş diyebilirim!
-"Balo çok sıkıcı değil mi?" diyor etrafına bakınırken.
Hemfikiriz. "Yani. Öyle, evet." diyorum bulanık bir sesle.
-"Öyleyse baloyu biraz canlandırmaya ne dersin? Ya da herkesin maskesini çıkarıp, gerçek yüzünü görmeye?" diyor hafif gurur takınmış bir ses tonuyla.
Ha? Nasıl bunları yapabiliriz ki? Meraklıca soruyorum.
"Nasıl yani?"
-"Basit. Burada kimin yüzünü görmek istediğini söyle."
"Imm... Bilmem ki.."
-"Vakit dar cicim, hızlı ol.
"Şu, mavi elbiseli kız.." diyorum çaktırmadan Aylin'i işaret ederek.
-"Mavi elbiseli kızla derdin ne?"
"A hayır hayır, bir derdim yok. Sadece yeni tanıştığım için nasıl biri olduğunu merak ediyorum."
-"Aslı hiç merak ettin mi o elbise ne kadar sence?"
Adımı nereden biliyor? Tuhaf, gerçekten de. Boş boş oturmaktan daha iyisi, bu tuhaf şeyle konuşmak.
"Bilmem, pahalı görünüyor."
-"Acaba hangi dünyaca ünlü mağazadan almış? Kuruşuna kadar gidip soracağız şimdi. O da güzelce cevap verecek."
"Neden böyle bir şeyi soralım ki? Sence de saçma değil mi?” diyorum kafam karışmış biçimde.
-“Hayır, nereden saçma olsun? O da sana nereden olduğunu sormadı mı?”
Ya, bu kız kim? Bunları nereden biliyor?  Bunları ona sormayacağım.  Çünkü, gerçekten de balo, bir önceki hâline göre daha heyecanlı.
“Evet, sordu. Ama fiyatına kadar da kurcalamadı ki..”
-“O kurcalamamış. Biz kurcalayacağız. Haydi, çok konuşuyorsun. Git ve şunu elbisesine dök.” Diyor elindeki kiraz suyunu bana uzatarak. 
“Ben niye döküyorum? Senin maksadın ne?!  Bak bir şeyler çeviriyorsun ve bunun için beni kullanıyorsun, biliyorum! Derdin neyse hemen söyle ve başımdan git tamam mı?!” diyorum ayağa kalkarak. Sonra etrafıma bakıp fazla ileri gittiğimi düşünerek yerime zarifçe oturuyorum. Bu nasıl bir konuşmaydı, ilk okullu çocukların atarlanışı gibi. Off, rezil oldum..
-“Şşş, sakin ol tatlım. Dediğin gibi öyle bir maksadım yok.  Senin baloda eğlenemediğini görünce yardım etmek istedim. Balo boyunca burada kös kös oturmanı önlemek istedim.  İstemiyorsan, giderim problem değil. Zaten beni bekleyenler var.”
“Tamam, o zaman onlara git ve onları eğlendir. “ diyorum bulanık bir sesle. 
Arkasını dönüp gidiyorken, kararsızca, “Şey, dur!” diyorum. “Şey” mi? Çocukluğumdan hala bana birkaç parça kaldığını,  tamamiyle değişmediğimi anlayıp rahatlatıcı biçimde gülümsüyorum.
-“Ne? Beni istemiyordun..”
“Kararımı değiştirdim. Özür dilerim, sen haklıydın. Biraz fazla sinirlendim sanırım. Partiyi şimdi canlandırabiliriz değil mi?” diyorum gözlerimi parlatarak bir çocuk gibi.
-“Bir şans veriyorum sana. Haydi, yarım kalan görevini tamamla.”
Derin bir nefes alış-veriş işleminden sonra tüm cesaretimi olabildiğince içime çekiyorum.  Ruhumun oralarında bir parça bile cesaret kalsın istemiyorum.  Aklıma, Aylin’in beni sinir eden yapmacık tavırlarını getirerek, cesaretimin zehirini arttırıyorum. Yerimden  aynı cesaretimle kalkarak, Aylin’e yanaşıyorum.Az sonra bir çığlık kulağımı deliyor.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2015

"NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜ BİLİYORUM"

BUSUU YÖNTEMİ